Eğer üstünüzde Allah’ın lütuf ve merhameti olmasaydı,
içinizden hiçbir kimse asla temize çıkamazdı. (Nur, 21)
Cenâb- Allah Celle Celalühu, Musibetlerle, Sıkıntılarla Günahlarımızı Temizliyor.
Cenâb-ı Allah Celle Celalühu kulunu cennetteki makamına ulaştırmak için amelleri yeterli değilse bazı musibetlerle, sıkıntılarla, hastalıklarla onu imtihan ediyor. Böylelikle günahlarını temizliyor. Eğer ömrü buna yetmezse ölüm anını zorlaştırıyor, bu da yetmezse kabirde sıkıyor ve hakeza..
Dünyada başımıza gelen her bir sıkıntının, musibetin bizim için büyük bir faydası vardır. Hastalık ve kazadan tut ta basit bir eşyamızın kaybolmasına kadar başımıza gelen, hoşumuza gitmeyen her bir hadise peyderpey günahlarımızdan arınmamıza sebep oluyorlar.
Her musibet, affedilecek bir günah için gelir. (Ebu Nuaym)
Mümine gelen her sıkıntı, günahlarına kefaret olur. (Buhari)
Müminin günahları affoluncaya kadar bela ve hastalık gelir.” (Hâkim)
Bir Müslüman’ın başına bir fenalık, hastalık, keder, tasa, hüzün, eza ve iç sıkıntısı arız olursa, hatta vücuduna bir diken batsa yüce Allah ancak bu musibetlerden birisi sebebiyle o Müslüman’ın suçlarını ve günahlarını bağışlar.( Buhari, Merda 1 (VII)
Kul hastalanınca günahlarından arınır ve anneden yeni doğmuş gibi günahsız olur. (İbrahim Canan: C.9., s.199)
“Mümin bir erkek veya kadın; nefsinde, çoluk çocuğunda, malında imtihana uğrar, ta ki Allah’a temiz ve günahsız kavuşsun…” (Tirmizî, Zühd, 57)
Hatta durup dururken, sebepsiz bir şekilde hüzünlenmemiz bile günahlarımızın bağışlanması için Cenâb-ı Allah tarafından bize verilmiş bir durumdur:
“Kulun günahları çoğalır da mağfiretine vesile olacak bir ameli olmazsa onları bağışlamak için onu hüzne müptela kılar.” (Ahmed bin Hanbel, el-Müsned, VI, 157)