Kış aylarının gelmesiyle daha çok kapalı ortamda vakit geçirecek olan çocukların vücut direncinin düşüp, hastalığa yakalanma riskinin artacağı kesin. İnsan sağlığı için büyük ölçüde kalıcı zararları olan ve çoğu doktor tarafından artık önerilmeyen antibiyotikler yerine bol sıvı tüketilmesi, ateş düşürücü ilaçların kullanılması ve bitki çaylarının özellikle de ıhlamur içirilmesi tavsiye ediliyor.
Havaların bir ısınıp bir buz kestiği iklim geçişini en ağır şekilde hissettiğimiz şu dönemlerde hastalıklara karşı aldığımız önlemleri artırmamız gerekiyor. Özellikle ebeveynler, günün yarısını dışarıda, okulda geçiren çocuklar için daha tedirgin oluyorlar.
IHLAMUR İÇMENİN FAYDALARI
Koca karı tedavi yöntemlerinin bir numarası ıhlamur, sadece kulaktan dolma bir tedavi yöntemi değil bilimsel dayanağı da olan şifalı bir bitkidir.
Mevsim geçişlerinde satış patlaması yapan, doktorların bebeklerde bile çekinmeden kullanabileceğimi söylediği ıhlamurun faydaları saymakla bitmiyor. Özellikle hastalık süresinde hastayı rahatlattığı için çok sık tüketiliyor. İşte ıhlamurun faydaları…
- Terlemeyi teşvik eder
- Ateş düşürür
- Öksürüğe iyi gelir
- Gribe ve nezleye iyi gelir
- Migren ağrılarını hafifletir
- Kaygıyı azaltır
- Stresi azaltır ve rahatlama sağlar
- İshal tedavisinde kullanılır
- Kan basıncını düşürür
- Karaciğer rahatsızlıkları tedavisinde kullanılır
- Damar sertliğine karşı kullanılır
- Sindirim sisteminin daha iyi çalışmasını sağlar
- Kas spazmlarını giderir
- Safra kesesi rahatsızlıklarına karşı kullanılır
- Boğaz ağrısını alır
- Hazımsızlığa iyi gelir
- Çarpıntıyı giderir
- Toksinlerin atılmasına yardımcı olur
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Seçl Sözen Çakır’ın bu konuda ailelere bir takım tavsiyeleri bulunuyor.
1) KAPALI ORTAMLAR HASTALIK RİSKİNİ ARTIRIYOR
Kapalı ortamların hastalık riskini artırdığını belirten Dr. Çakır, “Kışın gelmesiyle okullar açılıyor ve çocuklar daha çok kapalı alanlarda vakit geçiriyorlar. Havanın soğuması çocukların vücut direncini düşürüyor. Solunum yollarındaki damarlar kasılıyor ve çocuklar sık sık üst solunum yolu enfeksiyonu olabiliyorlar. Kapalı ortamlarda bulunmaları da hastalık riskini artırıyor” ifadelerini kullandı.
2) KIŞ HASTALIKLARININ YÜZDE 90’I VİRÜSLERDEN KAYNAKLANIYOR
“Çocuklarda kış aylarında en sık rastlanan hastalık soğuk algınlığı” diyen Dr. Çakır, “Hafif burun akıntısı ve nezleyle başlıyor. Ateş 38 derecede oluyor fazla yükselmiyor, çocuğun genel durumunda büyük bir bozulma olmuyor. Solunum yolu enfeksiyonlarının yüzde 90’ı virüslere bağlı gelişiyor, antibiyotik gerektirmiyor. Ateş düşürücü ilaçlarla müdahale edebiliriz. Çocuklarda ikinci en sık görülen hastalık Farenjit’de yine yüzde 90 virüslerden kaynaklanıyor, antibiyotik gerektirmiyor” dedi.
3) ÇOCUKLARDA ANTİBİYOTİK KULLANILMASINI ÖNERMİYORUZ
Çocuklarda antibiyotik kullanılmasını önermediklerini vurgulayan Dr. Çakır, “Türkiye’de gereksiz antibiyotik kullanılmasından dolayı birçok antibiyotiğe direnç kazanıldı. Yani bu antibiyotikleri biz kaybediyoruz. Gerçekten ihtiyaç olduğunda direnç geliştirildiği ve gereksiz kullanıldığı için etkili olmuyor. Ateş düşürücü ilaç, vücut ısısını düşürmek için üzerindeki kıyafetlerin azaltılması, burnunun açılması çocukları iyileştirecektir” diye konuştu.
Sağlık Bakanlığı, Yazılı Basın Açıklaması
4) ANTİBİYOKTİK ÇOCUĞUN BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ BOZUYOR
Antibiyotiklerin çocukların bağırsak florasını etkilediğin ve geri dönüşümsüz olarak florayı bozduğunu söyleyen uzmanlar.
“Bağırsak florası ikinci beyin olarak kabul ediliyor. Bütün bağışıklık sistemini kontrol eden mekanizma aslında bağırsaklarımızda bulunan bakterilerdir. Çocuk bir tane antibiyotik içtiğinde florası bozuluyor ve bağışıklık sistemini bozmuş oluyorsunuz. Çocukluk dönemlerinde gelişen antibiyotik dirençleri var daha sonra gerçekten ihtiyacı olduğundan antibiyotik çocuğa verildiğinde iyileştirmiyor. Ateş düşürücü kullanılması, bol sıvı içirilmesi, burun kanallarının açılması, anne sütünün verilme sıklığının artırılması, bitki çaylarının verilmesi örneğin ıhlamur gibi faktörler hastalıkların iyileşmesini sağlayacaktır.”
5) EL YIKAMA ALIŞKANLIĞI ÇOK ÖNEMLİ
Çocuğu hastalıklardan korumanın en önemli yolunun eğitim olduğunu vurgulayan Dr. Çakır, “Çocuk aileden gördüğünü yapar. Çocuğa ellerininyıkanması gerektiğini öğretmek gerekiyor. Çocuk nasıl hapşıracağını, öksüreceğini bilmelidir. Bu da aileden gelen eğitimle olur. Etrafa damlacık enfeksiyonu yaymamak için eliyle değil dirsek içiyle ağzını kapatmalıdır” dedi.
6) AŞI ÇOCUĞU ENFEKSİYONLARDAN KORUYOR
Aşı yapılmasının önemine değinen Dr. Çakır, “Okul çağındaki çocuklar, sütünü, etini alması dışında A,C ve E vitaminlerinden yoğun bir şekilde beslenmesini öneriyoruz. Çocukları enfeksiyondan koruyan diğer önemli faktör aşıların düzgün yapılmasıdır. Özellikle zatürree aşısı son derece önemlidir. Astımı, diyabeti, kronik böbrek hastalığı olan çocuklara da grip aşısının yapılması gerekiyor. Ayrıca, çocuğu kışın giydirirken kalın tek kat giydirmektense ortam ısısına göre ince birkaç kat giydirip ortam ısısı iyiyse onların azaltılması da enfeksiyonlardan korur” diye konuştu.
7) HASTA ÇOCUĞU OKULA GÖNDERMEYİN
Ailelere hasta çocuklarını okula görmemeleri tavsiyesinde bulunan Dr. Çakır, “Eğer ateşi varsa ve öksürüyorsa kapalı ve sıcak ortamda, aynı sınıfta, öksüren, aksıran çocuklar bir arada olduğu için enfeksiyon hızlıca yayılıyor. Çocukları iki, üç gün evde tutmak hem iyileşmesini kolaylaştırıp hem de enfeksiyonun yayılmasını engellemek adına son derece önemlidir” ifadelerini kullandı.
Gzt.com
İlk CoronaVac Aşısı Sağlık Bakanı Koca’ya Yapıldı
Mescid-i Nebevi’de Korona Şartlarında Namaz
Aşılarımızın Gelişi 2 Gün Ertelendi
Çantacı Necmi Ağabey Dua Bekliyor
İslam’ın Engellilere Bakışı
İçişleri Bakanlığı’ndan Yeni Kısıtlama ve Tedbirler