Nurdanhaber – Prof. Dr. Fatih SATIL
Yediğimiz besinlerin bedenimizin biyolojik yapısı üzerindeki etkisinin yanında psikolojik ve duygusal yapısı üzerinde de etkisinin olması gayet doğaldır. Çünkü insan, beden ve ruh ikilisinden meydana gelmiştir. Bu maddî bünye ile manevî bünyenin etkileşiminin olmaması düşünülemez. Beslenme uzmanı Mauro Todisco bu konuda: “Bütün besinler beyin ve psikolojimiz üzerinde etkilidir.” demektedir.
Yaşadığımız dünya stres ve sorunları da beraberinde getiriyor. Ev, iş, okul, organizasyonlar, toplantılar vs. bazen bunalıp, sıkışıp kalabiliyoruz. Bunların etkilerini en aza indirgemek hepimizin arzusu. İşte bu gibi durumlarda ruha iyi gelen besinlerle beslenmek en kolay çözüm.
Huzur ve Sakinlik Veren Besinler Hangileridir?
Karbonhidratlı besinler yatıştırıcı ve sakinleştirici olarak bilinir. Makarna, ekmek, bisküvi gibi karbonhidratlı besin tüketen insanlarda “triptofan” adlı kimyasal ileticilerin beyne tesiriyle “serotonin” maddesinin artması sayesinde vücut genel bir huzur ve sakinliğe kavuşur.
Kan şekerimiz düştüğünde de hiç de iyi duygular içinde olmayız. Sinirli ve gergin olmaya başlarız. Beyin faaliyetleri glikoza ihtiyaç duyar. Kanda şeker miktarı düşünce, düşünce yeteneğimiz de zayıflar. Sebzeler ve sütte de sakinleştirici etki yapan glusidler (düşük kan şekeri endeksine sahip olanlar) bulunur. Örneğin marul, doğal bir sakinleştiricidir, uykusuzluğa iyi gelir. Düşük kan şekeri indeksine sahip bu lifli yiyecekler vücuda enerji verdiği gibi aynı zamanda muhtemel bir yağ oluşumunu da engeller.
Magnezyum içeren fındık ve potasyum içeren muz da vücut değerlerini dengeleyerek depresyondan korumada etkili olan besinlerdendir. Omega-3 yağ asitleri içeren balık gibi ürünler de depresyona karşı direnç verir.
Ceviz, yerfıstığı, süt, yoğurt, koyu yeşil yapraklı sebzeler, havuç, badem gibi zengin içerikli besinler aynı zamanda mutluluk kaynağıdır diyor uzmanlar.
Ani üzüntü yaşadığınız dönemlerde çilek, üzüm, portakal, elma yiyerek üzüntünüzü hafifletebilirsiniz. Özellikle portakal suyu sizi hem canlandıracak hem de gün içinde gereken enerjinizi size kazandıracaktır.
Hayvansal protein içeren besinler, yenildiğinde “fenil alanin” maddesi beyne geçer ve “nor adrenalin” ile adrenaline dönüşür. İşte bu yüzden et ve et ürünleri yiyenler daha aktif ve hareketlidirler.
Bu saydıklarımız sadece birkaçı. Daha birçok yiyecek ve besin öğesi sayesinde beden ve zihin sağlığımızı güçlendirebiliriz.
Amerikan hapishanelerinde yapılan bir araştırma, mahkumların daha fazla salata daha az fast food yediklerinde, cezaevi içi suç oranlarının büyük ölçüde düştüğünü gösteriyor.
Yiyeceklerin ruha olan etkileri biraz da kişinin yeme-içme alışkanlıklarıyla da doğru orantılıdır. Ama genel olarak yüksek kalorili ve kilo yapan yiyecekler aynı zamanda bizi en çok mutlu eden yiyeceklerdir. Bazı dönemlerde çikolataya veya tatlıya saldırmamızın asıl nedeni de bu değil mi?
İnsanda ahlak ve karakterin oluşmasında da yediklerimizin etkisinin olmaması düşünülemez. Sonuçta yediklerimiz sadece bedenimizi beslemiyor. Ruhumuza ve karakterimize de bir şekilde etkisi oluyor.
Bunun yanında yediklerimizde haram – helal ölçüsü de önemli bir kriterdir. Çünkü dinimizce haram olarak görülen besinlerin, yenildiğinde beden ve ruh sağlığımızı bozduğu herkesçe bilinen bir gerçektir. Buna karşın helal gıda ile beslenmek, beden ve ruh sağlığını koruyup geliştiriyor, bünyeyi besliyor, fayda veriyor. Ayrıca helal yiyen bir insan Allah’ın emrine uygun davranmanın olumlu etkisiyle moral buluyor.
Mü’minun Suresinde Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Temiz olan şeylerden yiyin; güzel işler yapın. Ben sizin yaptıklarınızı hakkıyla bilmekteyim.”
Ruhunuzun daralmadığı, stressiz, tatlı ve huzurlu günleriniz olması dileğiyle sevgiyle kalın.
Kaynak: https://multiyasam.com/besinler-ve-ruh-hali-baglantisi/