Batı Avustralya Üniversitesi’nden bir grup araştırmacı, yaprak üzerine düşen su damlacıklarının bitkinin içinde karmaşık tepkilere neden olduğunu keşfetti. Bitki dürtüldüğünde de benzer bir durumun olduğunu belirten ekip, bitkilerin büyük olasılıkla kendilerine ne olduğuna ilişkin yüksek bir farkındalıkları olduğunu belirtiyor. Dr.Olivier Van Aken liderliğinde yapılan bu çalışmadan elde edilen bulgular Plant Physiologydergisinde yayımlanan bir makale ile duyuruldu.
Bitkilerin dışarıdan gelen dokunuşlara bu şekilde tepki vermelerinin, tehlikeden korunmaya veya hava koşullarından yararlanmaya hazırlık amaçlı olabileceği düşünülüyor. Van Aken, her ne kadar bitkilere dokunulduğunda gözle görülebilir bir tepkiyle karşılaşılmasa da, bitki içinde bir sinyal çığı oluştuğunu ifade ediyor.
Daha önce yapılan araştırmalarda, bitkilere su püskürtüldüğünde binlerce bitki geninin ekspresyonundaki değişim gözlemlenmişti. Bu dramatik yanıt, püskürtmeyi izleyen dakikalar için gerçekleşiyor ve yaklaşık yarım saat içinde sonlanıyordu. “Bu tepkinin spreydeki herhangi bir etken maddeden değil, yaprak üzerine düşen su damlacıklarının fiziksel temasından kaynaklandığını ortaya koyduk,“ diyor Van Aken.
Ekip, buna benzer tepkilerin başka ne gibi durumlarda ortaya çıktığını da incelemiş. Görünüşe göre bitkiler hafifçe dürtüldüklerinde, cımbız ile dokunulduklarında ve ayrıca üzerlerine aniden gölge düşüp de aldıkları ışık azaldığında da böyle sinyaller veriyorlar. “Hayvanlardan farklı olarak, bitkiler tehlikelerden kaçamaz. Onun yerine, çevrelerini hissetmelerine, tehlikeleri algılamalarına ve uygun tepkileri vermelerine yardımcı olacak savunma sistemleri geliştirmiş gibiler. Yağmur yağdığında, rüzgar estiğinde, üzerlerinde böcek yürüdüğünde ve hatta hava bulutlandığında fark edebiliyorlar,” şeklinde açıklıyor Van Aken.
Yapılan çalışmada ayrıca iki protein tanımlandı: AtWRKY15 ve AtWRKY40. Bunlar bitkinin temasa tepki verme mekanizmasını devre dışı bırakmaya yarıyor. Tepki sinyalini kapatmak çok önemli, çünkü bitkilerin sinyali yanlış alarm olarak değerlendirip unutabilmesini ve normal yaşamına devam edebilmesini sağlıyor.
Van Aken şunları ekliyor: “İnsanlar genellikle bitkilerin dokunulduklarında bir şey hissetmediğini varsayar. Çalışmamız gösteriyor ki, aslında dokunuşlara son derece duyarlılar. Bulgularımız insanların bitkilerle olan etkileşimlerini tekrar gözden geçirmelerine neden olabilir. Onların çiçeklerini kopardığımızda, üzerlerine bastığımızda ya da ellerimizi üzerlerinde gezdirdiğimizde şikayet etmiyor gibi görünseler de, temastan net bir şekilde haberdarlar ve onlara karşı davranışlarımıza anında tepki veriyorlar.”
Kaynak: Phys.org, “Plants are ‘in touch’ with the world around them”
< http://phys.org/news/2016-05-world.html >
Kaynak: BilimFili