Eski Alay Müftülerindendir. Bediüzzaman’la müteaddit defa görüşmüştür.
1952 senesinde Bediüzzaman Said Nursî İstanbul’a gelmiş ve Fatih’te Reşadiye Otelinde kalıyordu. Birçok kimseler gelip kendisini ziyaret ederek, görüşüyorlardı. Bunlardan birisi de Eski Alay Müftülerinden Naci Erdönmez idi.
Naci Erdönmez, Bediüzzaman ile olan görüşmesini şöyle anlatıyor:
“Reşadiye Otelinde Üstadı ziyarete gittim”
“1952 senesinde Reşadiye Otelinde Üstadı ziyarete gittim. Yanında bulunan talebeler, ‘Beş dakikadan fazla ziyaretçi kabul etmiyor’ dediler. Ben de ‘Peki’ diyerek kapısına varıp vurdum. ‘Gel’ dedi, içeri girdim, selâm verdim, elini öptüm. Kendiside beni tanıdı ve yanında bulunan zata şu şekilde tanıttı:
“Bu emekli alay müftüsüdür, cesurdur. Harb-i Umumîde çarpışmıştır. Oğlu da Kore’de şehit düşmüştür.’ diye iltifat etti. Yanındaki misafir gittikten sonra, beş dakika kalmamak düşüncesiyle saate baktım.
“Üstad: ‘Bırak saate bakmayı!’ dedi.
“Eski harplerden bahsettim, bulunduğum cepheleri saydım. Kafkas, Filistin ve İstiklâl Harbinde bulunduğumu söyledim. Askerlik mesleğini sevdiğim için, beş oğlumdan ikisini subay ettiğimi, birisinin de Kore’de öldüğünü anlattım. Kendisi de zaten beni tanıyordu.
“Yirmi beş sene evvel beni dinlemiştin”
“Kendisine dervişlerin nasıl rabıta yaptıklarını sordum. Şöyle bir durup düşündü ve daldı. Cevaben bana aynen şunları söyledi:
‘Yirmi beş sene evvel bu rabıta hakkında beni dinledin. Ben şimdi de aynı fikirdeyim. Bu yeri hatırladın mı?’
“Şehremeni’de Kiramî Dergâhında Şeyh Esat Efendi ile bu mevzuda bir sohbet olmuştu.’
“Sen oğluna öldü deme, o şehittir”
“Sonra mevzuyu Kore’de ölen oğluma getirerek: ‘Sen oğluna öldü deme. O şehittir. Dualarımda o 71. sıradadır. Sen de Muhammed Naci olarak 72. sıradasın.”
(Necmettin Şahiner’in yazdığı ‘Son Şahitler’ kitabının, dördüncü cildinden derlenmiştir…)