Terör örgütü PKK, Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde astsubay eşi Nurcan Karakaya ve 11 aylık bebeğini bombalı saldırıyla katletti. Kamuoyunun lanet okuduğu saldırıya ilişkin HDP’nin açıklaması, yine tartışma konusu oldu. Terör ve PKK adının geçmediği bildiriyi Ahmet Hakan, “Şiddet kimden gelirse gelsin kınarlarmışşş!” başlıklı yazısında değerlendirdi.
Ahmet Hakan, DAEŞ saldırılarında aynı kesimlerin “Barbar IŞİD” dediğini ancak PKK yaptığında farklı tavır sergilediğini yazdı.
İşte o yazı:
HDP’YE RİYAKARLIK SUÇLAMASI
“IŞİD adlı terör örgütünün herhangi bir cinayetinde… Her biri ağızlarını doldurarak şöyle haykırıyordu:
– İşte IŞİD vahşeti!
– Barbar IŞİD!
– IŞİD katletti!
PKK adlı terör örgütü, bir anne ve bebeğini katledince…Aynı ağızlar, bu kez şöyle fısıldadılar:
– Şiddet kimden gelirse gelsin kınıyoruz.
– Bu saldırı hiçbir mazeretle açıklanamaz.
– Bu kabul edilemez.
Görüyorsunuz değil mi? IŞİD terörü söz konusu olduğunda gazı sonuna kadar kökleyenler… PKK terörü söz konusu olduğunda nasıl da anında frene basıveriyorlar!
– “Katliam” demek yok.
– “Vahşet” demek yok.
– “Barbarlık” demek yok.
Hepsini geçtim. Anne ve bebeğini katleden terör örgütünün adının tek harfini söylemek bile yok! P yok! K yok! K yok! Peki ne var? Utanmazca geçiştirme var. Arsızca yuvarlama var. Kısacası… IŞİD’in sergilediği herhangi bir vahşet karşısında kaplan kesilenler, PKK’nın sergilediği kan dondurucu vahşet karşısında işte böyle mülayim mi mülayim oldular.
Benim riyakârlık karşısında her zaman midem bulanır. Riyakârlık kimden gelirse gelsin…”
HDP NE DEMİŞTİ?
“Üzüntümüz büyük” başlığı taşıyan HDP’nin mesajında şu ifadeler yer almıştı:
“Dün Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde yola döşenmiş patlayıcının infilak ettirilmesi sonucunda yaşamını yitiren anneye ve bebeğine rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz. Bu tür saldırıları asla kabullenmiyoruz ve kınıyoruz. Şiddet kısır döngüsü daha fazla insan yaşamını yitirmeden sona ermelidir. Bunun için başta siyasetçiler olmak üzere herkes ve her kuruluş üzerine düşeni yapmalı, sorunlarımızı konuşarak çözme anlayışının üstün gelmesi sağlanmalıdır.”