Yetkililerin tüm uyarılarına rağmen vatandaşları kandırarak gerçekleştirilen dolandırıcılık çığ gibi büyüyor. Uzmanlar, dolandırıcıların usta birer yalancı olduklarını belirtiyor.
Bir zamanlar dolandırıcılık denilince akla, Galata Köprüsü’nü, Dolmabahçe Saat Kulesi’ni vatandaşlara satan Sülün Osman akla gelirdi. Teknolojinin gelişmesiyle çok şey değişti. Onlarca yeni dolandırıcılık yöntemi ortaya çıktı.
Emniyetin uyarı mesajları, gazete ve televizyonlarda yer alan yüzlerce habere rağmen dolandırıcılar her defasında farklı yöntemlerle ortaya çıkarak binlerce insanın canını yakmaya devam ediyor. Yapılan vurgunlar milyonlarla ifade edilirken, Çiftlik Bank’taki vurgun savcılık kayıtlarına göre 1 milyar TL’yi aştı. Peki dolandırıcılar en çok hangi yöntemlere başvuruyor, neden inanıyoruz ve tuzağa düşmemek için neler yapılmalı? Bu soruların yanıtlarını aradık…
‘ACİL’ TALEPLERİ ŞÜPHELİ
Çok sayıda dolandırıcılık davasına bakan Avukat Göknur Mercan, dolandırıcıların ikna kabiliyetini kullanarak, mağdur üzerinde güven etkisi yarattığını söylüyor. Dolandırıcıların bir oyunu sahneye koyduklarını belirten Mercan, “Bu nitelikli yalanın, mağdurun inceleme eğilimini etkisiz bırakabilecek yoğunluk ve güçte olması gerekmektedir. Dolandırıcılık suçunda hileli davranışın ancak bu şekilde gerçekleşmiş sayılacağını kabul eden bu görüşe ‘sahneye koyma teorisi’ (mise en scéne) adı verilmektedir. Bu görüş Yargıtay kararlarında da yer almaktadır” diyor.
Mercan’ın önerileri şöyle: “Banka kapanıyor, hemen imzala, hemen al gibi acil işlemlere kuşkuyla yaklaşmak gerek. İnternet bankacılığından teyit etmek, banka ile irtibata geçmek, paranın yatıp yatmadığını kontrol etmek şart. Kimlik bilgilerini, özel bilgileri ve şifreleri kimseyle paylaşmamak gerekir.”
Sosyoder Genel Başkanı Prof Dr. Sami Şener ise dolandırıcıların çok iyi bir alan araştırması yaptığı görüşünde. “En önemli özellikleri birçok bilgi ve psikolojik noktayı değerlendirerek, bizi ikna etme donanımına kavuşmuş olmalarıdır” diyen Şener, şunları söylüyor: “Yeni bilgi ve ilgi alanları hakkında çok iyi çalışıyorlar. Teknolojinin ve sosyal ilişkilerin çeşitli yönlerini de kullanıyorlar. Bizimle iletişim kuran kimseye olumlu bakmak, kültürümüzün özelliği. İyi niyetimiz bizi kandırılmaya müsait hale getiriyor.”
Emekli polis memuru Mustafa Sarıbaştan da dolandırıcıların sayısının ve yöntemlerinin arttığını ifade ediyor: “Telefon dolandırıcıları yıllar önce kontör yüklemekle dolandırıcılığa başlamışlardı. Bunu bitirdik. Yöntem değiştirdiler. Kendilerini hep yeniliyorlar. Yeni ve inanılmaz yöntemlerle karşımıza çıkıyorlar. Sınırları yok.”
81 ilde dolandırıcılara yönelik operasyonlarda, son 3 yılda dolandırıcıların 161 milyon 400 bin TL’lik mal ve nakit varlığına el konuldu.
KARATAY ‘HİPNOTİZE EDİYORLAR’ DEMİŞTİ
– Prof. Dr. Canan Karatay, 2013’te yaklaşık 80 bin TL’sini kaptırdı. “İnsanı hipnotize ediyorlar. Ne derlerse yapıyorsunuz” diyen Karatay’ın parası kurtarıldı.
– Ceza hukukçusu Prof. Dr. Erdener Yurtcan da hesabındaki 4.5 milyon TL’yi dolandırıcının verdiği hesaplara aktardı.
– Milli futbolcu Burak Yılmaz, kendisini Trabzon Valisi olarak tanıtan dolandırıcının tuzağına düşerek 10 bin TL kaptırdı.
– Tosun lakaplı Mehmet Aydın, internette kurduğu Çiftlik Bank sistemi ile on binlerce kişiyi dolandırdı, yurtdışına kaçtı. Vurgun 1 milyar TL’nin üzerinde.
– Kenan Şeranoğlu ile ortaya çıkan piramit satış yöntemi, Çiftlik Bank’ta olduğu gibi değişik isimlerle gündeme yansıdı.
– Sanal para yöntemiyle son olarak Turcoin adlı şirketle milyonluk dolandırıcılık yapıldı.
HASTA KÖPEK SATAN DA VAR, ‘KAĞITLARI DOLAR YAPAN’ DA
– En sık başvurulan yöntem telefon dolandırıcılığı. Kendilerini polis, savcı veya asker olarak tanıtan dolandırıcılar, vatandaşları kandırıp tuzağa düşürüyor.
– Çağrı merkezi (call center) kuran dolandırıcılar, vatandaşları arayarak “Cep telefonu kazandınız”, “Çeyrek altın kazandınız” diyerek kart bilgilerini aldıkları kişileri dolandırıyor.
– “Yanlış fatura ödedim” diyerek hem vatandaştan para alan hem de operatöre itirazda bulunup parayı geri alan dolandırıcılar da sık karşımıza çıkıyor.
– Banka kartı ve ATM üzerinden dolandırıcılık da en yaygın türlerden. Sık başvurulan yöntemlerden biri de kart kopyalamak.
– Sosyal medya üzerinden cins kedi-köpekleri ucuz fiyatla vereceğini söyleyip hasta hayvanları satarak dolandıranlar.
– İnternetten farklı malları satanlar, ucuz ya da farklı ürün gönderenler.
– Kendisini devlet büyüklerinin özel kalem müdürü, danışmanı gibi gösterip “Şu kadar para ile işini hallederim” diyenler.
– Kâğıtları dolar yapacaklarını söyleyip dolandıran Afrikalılar.
– Yurtdışından arayarak evlenme vaadi ile para isteyenler.
– Sanal bahisle sahte kuponlar yapıp para toplayanlar.
– Yaşlı kişileri arayıp “Oğlunum” ya da “Yeğeninim” diyerek para isteyenler.
– Kuyumcuların kapalı olduğu saatlerde, kendilerini kuyumcu gibi tanıtarak sahte ziynet eşyası satanlar.
– Kanserlilere yardım bahanesiyle sahte evraklarla para toplayanlar.