Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri bundan 58 yıl önce yine böyle bir Mübarek Ramazan aynın 26. gecesi Şanlıurfa’da İpek Palas Otelinin 27 nolu odasında sahur vakti Allah’ın rahmetine kavuştu.
Bediüzzaman’ın üç Sinan’ından biri olan Hür Adam gazetesi sahibi ve yazarı Omur Sinan üstadın ölüm haberini işte böyle duyurdu:
Bediüzzaman, “Benim üç Sinan’ım var: Mimar Sinan, Ümmi Sinan ve Omur Sinan” diyordu.”
Şimdi Sinan Omur’u dinleyelim:
Otuz sene evvelki menhus ihtilalin o uğursuz günlerinde, Risale-i Nur şaheserlerini okumak ve İslâmî hayatı yaşamaya başlamak gibi, şerefli bir suçtan Gaziantep lisesinden kovularak İstanbul’a geldiğim günlerdeydi.
O günlerde vilayet karşısındaki Sinan Matbaasında Nur Risaleleri gizli gizli basılıyordu. Muhterem Abdülvahid Mutkan Ağabeyim, beni de ara sokaklardan, bazı duvarlardan atlayarak, bugünkü defterdarlığın bulunduğu yerde çalışan Sinan Matbaasına götürürdü. Burada Nur Risalelerinin basılma ve tashih gibi faaliyetlere şereflerle iştirak ederdim.
Risale-i Nur ve Sinan Matbaası
İşte daha önceki l957-1958 senelerinde Gaziantep’te Nazım Gökçek Ağabeyin bizlere okuyarak tanıttığı “Hür Adam”gazetesinin sahibi merhum Sinan Omur Beyi de kendi matbaası olan Sinan Omur Matbaasında tanımıştım…
Daha sonraki senelerde Fatih-Kıztaşı (Nurtaşı)ndaki Okumuş Adam sokağındaki evinde çok ziyaret ve sohbetlerimiz olmuştu. Merhum Hür Adam gazetesi sahip ve yazarını son olarak vefatından bir kaç gün evvel, ziyaret etmiştik. O günlerde Yeni Asya gazetesinde “Bilinmeyen Taraflarıyla Bediüzzaman Said Nursî” çalışmamız tefrika ediliyordu. Bu tefrikanın neşredildiği Yeni Asya’nın arka sayfalarını hasta yattığı odanın çepe çevre odasına asmıştı. Iztıraplar içinde bulunduğu halde, hiç kendi hastalık ve acılarını düşünmüyor, mütemadiyen Üstad Bediüzzaman’dan bahsediyor, onun kahramanlığından, salahatinden ve takvasından, İslâmiyete olan büyük hizmetlerinden anlatıyordu.
Rahmetli Sinan Omur, karyolasının kenarlarında gerili bulunan iplere tutunarak, yerinden kıpırdamaya ve hareket etmeye çalışıyordu. Unutamadığım o gün, Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin hayatını yazmandan dolayı tekrar tekrar tebrikler ederek, hasta yatağında sevinç gözyaşları içinde, yanında ve baş ucunda hazırladığı Hür Adam gazetesinin kocaman bir cildini “Bunlar senindir” diyerek, elleriyle tutarak bana hediye etmişti.
Bu ziyaretimden birkaç gün sonra Hür Adam gazetesinin ve Sinan matbaasının bu yiğit mensubunun cenaze namazını Fatih camiinde kılmıştık. Mekânı ve makamı nur olsun!
Üstad Bediüzzaman’ı can ü gönülden seven Sinan Omur l898’de Bolu’da dünyaya gelmiş ve l974 Mart ayında rahmete kavuşmuştu.
(Son Şahitler kitabının, birinci cildinden derlenmiştir…)