İşgal rejimi israil’in yıllardır abluka altında tuttuğu Gazze’de, bir esnafın borçlularının borcunu silerek başlattığı iyilik hareketi kısa sürede büyük ilgi gördü.
Yıllardır devam eden İsrail ablukası nedeniyle “dünyanın en büyük açık cezaevi” haline gelen ve Birleşmiş Milletler (BM) raporlarında tanımlandığı şekliyle “dünyadaki en kötü ekonomik ve insani koşulların” yaşandığı Gazze Şeridi’nde, bir ayakkabıcının başlattığı “Borç sil sevap kazan” isimli iyilik hareketi dalga dalga tüm bölgeye yayıldı.
Savaş, abluka ve beraberinde getirdiği ekonomik kriz nedeniyle insanların alım gücünün her geçen gün düştüğü ve borçlarını ödeyemez hale geldiği Gazze’de, Usame Ebu Delal isimli bir ayakkabıcının ödemelerini yapamayan borçlularını affetme kararı almasının ardından başlattığı kampanya bölgede büyük ilgi görüyor.
Gazze’nin merkezindeki Deyr Belah semtinde bir ayakkabı mağazası bulunan Ebu Delal, başlattığı iyilik hareketini AA muhabirine anlattı.
Bir esnaf olarak Gazze’deki ekonomik krizin boyutlarını çok iyi bildiğini belirten Ebu Delal, sosyal ve ahlaki sorumluluk gereği bir şeyler yapmak istediğini ve işe mağazaya borcu olanların borçlarını silmeyle başladığını söyledi.
Ebu Delal, “Borç sil sevap kazan” ismini verdiği bu kampanyanın kısa sürede kapsamı daha da genişleyerek tüm Gazze’ye yayılmasından çok mutlu olduğunu ifade etti.
Gazze’nin her yönden yeteri kadar büyük ve acımasız bir abluka altında tutulduğunu kaydeden Ebu Delal, “Şu anda bizim hiç olmadığı kadar sevgiye, hoşgörüye ve güçlü bir milli dayanışmaya ihtiyacımız var. Bu şartlarda ancak birbirimize sahip çıkarak ve birbirimize sarılarak ayakta kalabiliriz.” dedi.
İyilik hareketi dalga dalga genişliyor
Bir ayakkabı mağazasında başlayan bu iyilik hareketi, kısa sürede farklı sektörden çok sayıda kişinin de destek vermesiyle Gazze geneline yayıldı.
Halihazırda Gazze’de pek çok esnaf bu iyilik hareketine destek veriyor. Doktorlar hastalarından vizite ücreti almazken, berberler “ücretsiz tıraş günleri” düzenliyor, bazı ev ve dükkan sahipleri de kiracılarının ödeyemediği borçlarını siliyor. Kampanyanın Gazzeliler arasındaki dayanışma ve sevgiyi güçlendirmesinin yanı sıra bölge ekonomisini de bir nebze olsun rahatlatması bekleniyor.
Ahmed Beyyumi isimli memur, söz konusu iyilik hareketine kendisinin de destek verdiğini dile getirdi. Beyyumi şunları söyledi:
“Bir arkadaşım bankadan kredi alacaktı. Kefil olmamı istedi ben de kabul ettim. Ancak Gazze’deki ekonomik şartlar malum, arkadaşım bankaya borcunu ödeyemedi. Kefil olduğum için de şu an banka her ay benim maaşımdan 400 şekel (110 dolar) kesiyor. Arkadaşımın bu parayı ödeyecek gücü olmadığını biliyorum. Ben de onu affettim ve borcunu sildim. Her ay bankaya ödeme yapmaya devam ediyorum.”
Gazze’de çekler ödenemiyor
Ekonomik krizden etkilenmeyen hiçbir sektörün kalmadığı Gazze’de, en önemli sorunlardan biri de ödenemeyen çekler. İnsanların ödeme gücünün neredeyse sıfırlandığı bölgede, altına imza attığı çeki ödeyemedikleri için mali polis takibi altına alınan veya yargılanarak hapis cezasına çarptırılanların sayısı her geçen gün artıyor.
Resmi verilere göre 2016’nın üçüncü çeyreğinde karşılıksız kesilen çeklerin tutarı 15,3 milyon dolar iken, 2017’nin aynı döneminde yüzde 98 artışla karşılıksız çeklerin değeri 30,3 milyon dolara yükseldi.