Nurdan Haber

II. ABDULHAMİD DEVRİ IRKÇILIK

II. ABDULHAMİD DEVRİ IRKÇILIK
05 Ocak 2018 - 6:00

Tanzimat Döneminde Avrupa’ya öğrenciler gönderilmişti. Bu öğrenciler Avrupa’da milliyetçilik ve yeni yeni gelişen demokrasiden ve Kapitalizm’den etkilenenen Jön Türkler olarak geri döndüler. Jön Türkler’in adı ilk defa 1828 yılında Charles Mc Farlane tarafından “Batı yanlısı Genç Osmanlı” nesline Fransızca taktığı isim olan “Jeunes Turcs” atıfta bulunarak kullanılmıştır. Jön Türkler ondokuzuncu yüzyılın başında muhalif, son döneminde ise iktidar gücü olan çoğunlukla laik, milliyetçi ve meşrutiyetçi kişilerdi. Buradaki Türk ismi sizi yanıltmasın. Avrupa, bütün Osmanlı vatandaşlarına, Türk diyordu. Yoksa içlerinde her kökenden ve dinden insanlar vardı.

1870 ‘den sonra Rusya bütün Balkan Devletleri’ni ve devlet olmayan halkları Panslavizm politikası ile kışkırttı. Girit dâhil her yerde isyan çıktı. Avrupa bu meseleyi güya çözmek için konferanslar düzenledi ama Osmanlı buralarda alınan karaları kabul etmedi. Neticede Avrupa devletleri ve Osmanlı anlaşarak İstanbul’da, Tersane –İstanbul Konferansı’nı toplamaya karar verdiler.  Osmanlı’da ise Mithat Paşa, Namık Kemal, Serasker Hüseyin Avni Paşa ve bilumum Jön Türkler, eğer buraların halkları yönetime ortak edilirse yani meşrutiyet ilan edilirse isyanların biteceğine inanıyordu. Meşrutiyetin ilanına Sultan Abdülaziz Han yanaşmıyordu. Bu zevat Abdülaziz Han’ı tahtan indirip V.Murat’ı padişah yaptılar ama o da dengesiz çıkınca ll. Abdülhamit’le meşrutiyeti ilan etmek şartıyla anlaşarak onu padişah yaptılar. Tam Tersane Konferansı toplandığı gün 23 Aralık 1876 ’da meşrutiyet ilan edildi. Ancak hiçbir faydası olmadı ve 93 Harbi başladı, Osmanlı ağır bir yenilgiye uğradı.

Sonuç olarak on dokuzuncu yüzyılda önce Mısır’ın kaybedilmesi, ardından 1830 ’da Yunanistan’ın bağımsızlığı ve akabinde Tunus ve Cezayir’in Fransa tarafından ilhakı ile başlayan dağılma süreci 1878 ’de Sırbistan, Karadağ ve Romanya’nın bağımsızlık kazanmaları ayrıca Bosna-Hersek’in Avusturya tarafından ilhakı ve Bulgaristan‘ın özerkliği, (1908’de bağımsızlığını kazandı.) birde Kars, Ardahan ve Batum Ruslara savaş tazminatı olarak bırakılması devleti iyice küçültmüş oldu. Anlaşma şartlarından biri de gayr-ı Müslimlerin yaşadığı bölgelerde Avrupa’lı müfettişler tarafından denetleneceklerdi. II. Abdulhamid savaşın sonuçlarını tartışmak için Meclis-i Mebusanı topladı. Fakat meclis onu suçlayınca salonu terk etti ve Meclisi fesih etti.

Bu tarihten itibaren Ermeniler ilk defa dünya siyasetine malzeme oldular. Avrupa ve Rusya Ermenilerin yaşadığı her vilayete Konsolosluk, okul ve Manastırlar açtılar. II. Abdulhamid bütün bunların önüne geçebilmek için o güne kadar Hilafete sadaketle bağlılık göstermiş olan Kürt’lere müracaat etti ve bütün Kürdistandaki Aşiretlerden müteşekkil Alaylar oluşturdu. Bu Alaylar hiyerarşide valilerden bağımsızdı, doğrudan Sultana bağlıydılar.

Tabi bütün bunlar Jön Türkler ve diğer ırkçı Laiklerin daha da güçlenmesine sebep oldu. Avrupa’ya kaçan “Jön Türkler” bu dönemde birçok gazete ve dergi çıkartarak “istibdat rejimi” ile sıkı bir mücadeleye girişmişlerdi. Yayınladıkları dergi ve gazeteler yabancı postalar aracılığıyla yurda sokuluyordu. Bu yayınların sayısı 1900 ’lerden sonra daha da artmıştı. Jön Türkler 1889-1908 yılları arasında çıkardıkları gazeteler ve dergiler ile fikir hayatına yeni bir yön vermeyi başarmışlardı. İngiltere, Fransa, Avusturya, Bulgaristan, İtalya, Yunanistan, Romanya, İsviçre, Brezilya, Belçika, Amerika ve Kıbrıs olmak üzere 13 yabancı ülkede 152 ’nin üzerinde gazete veya dergi yayınlamışlardı. 

Jön Türkler, Fransız ve İngiliz hükümetlerinin desteği ile 4 Şubat 1902 ’de Paris’te Birinci Kongrelerini Fransız Senatosu üyesi Lafeuvre Contalis’in evinde yaptılar. Bu kongrede Abdulhamid aleyhtarlığından başka hiçbir konuda birlik sağlayamadılar. Bu nedenle grup 27-29 Aralık 1907 ’de yine Paris’te ikinci Jön Türk Kongresini yaparlar. Kongrede İttihat ve Terakki, Prens Sebahattin’in Teşebbüs-i Şahsi ve Adem-i merkeziyeti cemiyetleri yanında, Ermeni Taşnaksütyun Komitesi de katılmıştır. II. Abdulhamid dolayısıyla Osmanlı Devleti aleyhine en ağır ithamlar yapıldıktan sonra, grubun şu stratejileri izlemesine karar verilmiştir:

  • İran Mebusan Meclisine dostluk telgrafı çekilmesine,
  • Makedonya ve Trakyada dağa çıkan İttihat ve Teraki cemiyeti’nin isyancılarının desteklenmesine,
  • diğer gizli cemiyetlerin birleştirilerek ihtilalci yayınlar yapılması oy birliğiyle kararlaştırılmıştır.

İttihat ve Terakki Cemiyeti kökleri Jön Türklere dayanan kişiler tarafından 1906 yılında illegal olarak kuruldu. Kurucular ve üyeler, genelde asker ve bürokratlardan oluşuyordu. Ne kadar muhalif varsa hepsini etrafına topladı. İç savaşın önüne geçmek için II. Abdulhamid 23 Temmuz 1908 ’de II. Meşrutiyet‘i ilan etti. Fakat bu cemiyete yetmedi ve 31 Mart vakasını tertipleyip 1909 ’da Sultan Abdülhamit Han‘ı tahttan indiren Cemiyet, Mehmet Reşat’ı kukla Sultan ilan etti. 23 Ocak 1913 günü Enver Bey ve İttihatçı fedailerden Yakub Cemil’in başını  çektiği grup, Bab-ı Ali Baskını ile yönetime el koydu ve kesintisiz 5 yıl 9 ay 7 gün Osmanlı’nın kaderine hükmetti. Osmanlı’yı bitirince iktidarı da yitirdiler. Cumhuriyetle daha güçlü döndüler.

Gelecek makalemiz İttihat ve Teraki Dönemi Irkçılık failiyetleriyle beraber Arnavut, Arap ve Kürt’lerde ırkçılık hareketlerinin başlamasına temas edeceğiz inşaallah.

Selamele kalın.

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )