Kıymetli okuyucularım, 21 yaşında çağ açıp çağ kapatan, Doğu Roma İmparatorluğu’nu tarihten silen ve doğumundan sekizyüz sene evvel Sevgili Efendimiz tarafından övülen Hadis-i Şerif’e mazhar olan büyük ceddim, cennet mekân Fatih Sultan Mehmed Han için Celal Şengör tarihe ve vicdana sığmayacak bir iftira atmıştır.
Artık bu kadar yeter diyoruz…
Azılı İslam ve Türk düşmanı Alman tarihçi Prof. Babinger’in Türkçe’ye çevrilen “Fatih Sultan Mehmed ve Zamanı” adlı kitabında yer alan iftiralardan biri de esasında koca Fatih’in Müslüman değil, koyu bir Hristiyan olması iftirasıdır. Babinger söz konusu bu eserde Fatih Sultan Mehmed Han’ı, yıkıcı, cani, zalim ve Hristiyanlığa sempati duyan hatta zamanla papanın isteği üzerine Hristiyan olan bir padişah olarak anlatmıştır. Bizde de kerameti kendinden menkul zevat bu yaveleri ısıtıp ısıtıp mal bulmuş mağribi gibi millete TV ekranlarından pazarlamaya çalışıyor.
Peygamber efendimiz, İstanbul’un fethedileceğini evvelden haber vermiş ve bu şehri zabt eden kumandan ve askerleri için, (Ne mutlu onlara) buyurmuştu. Bu hadis-i şerif imam-ı Süyuti hazretlerinin Camiussagir isimli hadis kitabının 444. sayfasındaki 7227 numaralı hadistir. İmam-ı Süyuti, bu hadisin sahih olduğunu, imam-ı Ahmed’in “Müsned”inde ve Hakim’in “Müstedrek”inde bulunduğunu bildirmektedir.
Mezkur hadis-i şerifin meali şöyle:
(İstanbul elbette fethedilecektir. Bunların kumandanı ne güzel bir emir, askerleri ne güzel askerdir.)
Peygamber efendimiz, İstanbul’u fethedecek kumandanın iyi bir zat olduğunu bildirirken, Hristiyanların ve onların yerli maşalarının Fatihi kötülemeleri, Resulullah efendimizin hadis-i şeriflerini inkâr etmek için sinsi bir oyundur. İstanbul’u fethederek tarihte yeni bir çığır açan Fatih Sultan Muhammed Han, bunu bütün dünyaya ilan için Hristiyanlığın sembolü olan Ayasofya’yı, cami haline, yani Müslümanlığın sembolü şekline koymuştu.
İstanbul’u fethetmekle ve Ayasofya’yı camiye çevirmekle Hristiyanlık onuruna öldürücü bir darbe indiren Fatih’in bu göz kamaştırıcı başarılarını söndürmek kendilerine gurur payı çıkarabilmek amacıyla, batılı tarihçiler, bazı padişahların soyları üzerinde tahrifat yapma gayretinden kendilerini alamamışlardır. İşte Sultan Mehmed Han üzerinden oynanan edepsiz oyunun aslı budur.
Garip olan bu zavallı oyuna bu topraklarda yaşayan ve kimliklerinde İslam yazan zavallıların düşmesidir.
Bütün bunlara rağmen hâlâ bir grup kendini bilmez Fatih Sultan Mehmed Hristiyandı diyebilecek mi? Eğer diyebileceklerse biz de onlara şunu hatırlatmak isteriz: “Utanması olmɑyɑnın, kendisi de yoktur.”
Makalenin tamamı için tıklayınız…