Hiç izlememiştim. Dr. Ali Akben dostumuz (kendisine teşekkürü borç bilirim) ısrarla tavsiye etti ve pek televizyon seyretmediğim halde ekranın karşısına oturdum. Yarabbi gerçekten ne izlenecek programmış öyle. Nur yüzlü delikanlılar adeta kulaklarımızın pasını silercesine o Allah vergisi sesleri ve aldıkları eğitimle gök kubbeyi Allah’ın kelamı ile dolduruyorlardı. . Zevkle dinliyor, harika kıraatin büyüsüne kapılıyordunuz.
Jüri de çok iyi seçilmişti. Başta Osman Şahin hocamız olmak üzere eleştirileri, katkılarıyla bir ilim ziyafeti verdiler. Arada hep beraber ilahiler okudular, yorumlar yaptılar.
Stüdyonun dizaynı, ışıklandırılması, programın sunumu her şey dört dörtlüktü. TRT’ye ve diğer emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. Rabbim onlardan razı olsun.
Genelde televizyon programları yorduğu halde Kur’an Okuma Yarışması’ndan dinlenerek çıktığımı fark ettim. Sanki bir terapi seansı gibi etki yapmıştı. Zihnim rahatlamış, kalbimi güzel duygularla doldurmuştu.
Sonra sosyal medyaya baktım. Eleştiri ve tenkit hastalığı yine ortalığı sarmıştı maalesef. Yok, niçin sarıklı ve cübbeli değillermiş, yok içten mi, gösteri için mi okudukları belli değil gibi mantık dışı kötülemeler.
Bir defa burada amaç Allah’ın kitabı Kur’an’ın ön plana çıkarılması ve kitlelerce sevdirilmesidir. Elbette gençler herkesin kabulleneceği görüntülerle orada olmak durumundalar. Ayrıca biz onlar hakkında hüsnü zan besleriz ve ihlasla okuduklarını varsayarız. Zaten de öyle olduğuna inanıyoruz.
Kimisi de yarışmada verilen ikramiyeyi az, bazıları da çok bulmuş. Demek ki bunda da bir isabet var.
Gerçekte bu yarışma bir ilktir ve daha önce düşünülmesi bile imkânsız olan bir gelişmedir. Rabbime şükürler olsun.
MİLAT