Hristiyan bir ailede doğup büyüdükten sonra İslam’ı seçen ve Müslüman olma sürecini “Teksas’tan Hakikate Yolculuk” isimli kitapta anlatan ABD’li yazar Najla Tammy Kepler, “3 yıl Allah’a bana bir yol göstermesi için dua etmiştim. 3 yıl sonra Allah o yolu bana gösterdi.

Hristiyan bir ailede doğup büyüdükten sonra İslam’ı seçen ve Müslüman olma sürecini “Teksas’tan Hakikate Yolculuk” isimli kitapta anlatan ABD‘li yazar Najla Tammy Kepler, “3 yıl Allah’a bana bir yol göstermesi için dua etmiştim. 3 yıl sonra Allah o yolu bana gösterdi. Bana hediye edilen bir kitap tümden hayatımı değiştirdi. Yarım saatte okunacak bir kitaptı. Ama günlerce okudum. Allah, namaz, oruç, ihsan; bir sürü kavramı öğrendim. ve Hz. Muhammed’i tanıdım. Bu tümden hayatımı değiştirdi. Aradığımı bulmuştum ve mutluydum.” dedi.

Kadıköy İmam Hatip Lisesi’nde düzenlenen programa katılan Kepler, Hristiyan bir ailede ve toplumda İslam’ı seçmenin ve Müslüman gibi yaşamanın zorluklarına değindi.

Amerikan toplumundaki çalışma hayatının tam bir kölelik sistemine dayandığını, ailesi üzerinden örneklerle anlatan Kepler, bu sistemi, aklı ve hisleri sayesinde, daha çocuk yaştan itibaren eleştirmeye başladığını söyledi.

“İncil kafamdaki sorulara cevap vermedi”

16 yaşında hayatı, dini ve toplumsal hayatı sorgulamaya başladığını belirten Kepler, “Öğrenciyken okulda bize hep bir şey öğretilirdi; ‘etrafında olup bitenlere bak ve dünyanı değiştir’. Ben de kendimi değiştirmeye karar verdim. ve bunun yollarını aramaya başladım. Belki sorularıma kilise cevap verebilirdi.” ifadelerini kullandı.

Hristiyan bir ailede yetiştiğini aktaran Kepler, babasına birtakım sorular sorduğunu ve bu sorularla İncil‘deki metinleri karşılaştırdığını ve bunun da kafasını fazlası ile karıştırdığını söyledi.

İncil’in kafasındaki sorulara cevap vermediğini ve sorgulamaya devam ettiğini kaydeden Kepler, şunları söyledi:

“Belki, annemin gittiği kilisenin papazı, sorularıma cevap verir diye, kiliseye gittim ve ona kitap ‘Domuz yemenin haram olduğunu söylüyor. O zaman biz neden domuz yiyoruz? Kitap cumartesi kiliseye gelin diyor, biz neden pazar günleri geliyoruz?’ gibi basit sorular sordum. Ama kilisede basit sorularıma bile cevap alamadım. Yaşadığım bu hayal kırıklığından sonra bir daha da kiliseye gitmedim. Evet, kendimi ve dünyayı değiştirmenin başka bir yolu olmalı ve o yolu başka yerlerde bulmaya çıkmalıydım.”

Aradığı yanıtları İslam’da buldu

SİNGAPUR’DA İSLAMİYET VE RİSALE-İ NUR HİZMETLERİ…

Sorularına cevap bulamayınca, kalbindeki din ile ilgili boşluğu dolduramadığını anlatan Kepler, sıradan Amerikalı bir genç gibi kendini oyalayacak rutin şeylere kaptırdığını ama her sabah “Allah’ım bana bir yol göster” şeklinde dua ettiğini aktardı.

Kepler, bütün bu arayışları devam ederken namaz kılmayan, oruç tutmayan ama Allah’a inanan bir Müslümanla tanışması sayesinde İslam’ı tanıdığını aktardı.

İslam dini ile tanışmasının hem kendini hem dünyayı değiştirme şansını yakalamasına neden olduğunu belirten Kepler, şöyle devam etti:

“3 yıl Allah’a bana bir yol göstermesi için dua etmiştim. 3 yıl sonra Allah o yolu, bana gösterdi. Okuduğum üniversitede bir Türk öğrenci. İngilizce bilmiyordu, namaz kılmıyordu ve oruç tutmuyordu ama Allah’a ve bana İslam’ı anlattı. Ama onun bana anlattığı İslam’la da yetinmedim ve daha çok araştırdım. Bana hediye edilen bir kitap, tümden hayatımı değiştirdi. Yarım saatte okunacak bir kitaptı. Ama günlerce okudum. Allah, namaz, oruç, ihsan; bir sürü kavramı öğrendim. ve Hz. Muhammed’i tanıdım. Bu, tümden hayatımı değiştirdi. Aradığımı bulmuştum ve mutluydum.”

İslam dini ile tanışmasından sonra hayat tarzını değiştirmesi ile beraber, gerek Hristiyan ailesi, gerekse toplum tarafından çok sert bir şekilde eleştirildiğine, üzerine gelindiğine vurgu yapan Kepler, “İnancım sayesinde hiçbir eleştiri beni yıldırmadı daha da güçlü kıldı.” dedi.

Müslüman olduktan sonra “Najla” ismini alan Tammy Kepler, yaşadıklarını Türkçe’ye “Teksas’tan Hakikate Yolculuk” adıyla çevrilen kitapta anlattı. Daha önce de Türkiye‘ye gelen Najla Tammy Kepler, değişik illerde çeşitli konferanslar vermişti.