Sözde dostumuzdur şu Avrupalı:
Nice ihanetler kaldı kapalı.
Son marifetleri evvelki gündü;
Döküldü cilası, pası göründü.
Çanakkale yüz yıl önceki olay;
Sayamam hepsini değil pek kolay:
Bir asır içinde neler yaşadık!
Bu kesin: hiçbiri değildir sadık…
Mağdurun, mazlumun çıkan sesiydi;
Zayıf bile olsa şirazesiydi,
Osmanlı Devleti bütün ümmetin,
Olurdu İslam’a bir sur-i metin…
Bizi yıkmak için birleşti düşman,
Parça parça oldu kalbler ve vatan…
İçerden – dışardan planlar döndü:
Kaç asırlık devlet on yılda söndü.
Tarihten ders alıp düşünmeliyiz:
Aynı faka bassak, demek deliyiz!
Bugün de sahnede o eski plan;
Milletim, dindaşım uyuma, uyan!
Her vakit bulunur işbirlikçiler;
Sanma ki, bu cinsler iyilik diler!
Görünürler gerçi suret-i haktan,
Fakat hoşlanmazlar milletten, halktan…
“Demokrasi” derler, sahte sözleri!
Gerçek diktatördür kendi özleri.
Sandıktan çıkanı hiç hazzetmezler;
Halk iradesini hiç hazmetmezler.
İngiliz, Fransız, Rus veya Alman,
Yahudi güdümlü dost (!) Amerikan,
Ecnebi parmağı bunlara destek:
Darbeyle gelirler iktidara tek…
Arife işaret yeter de artar;
Sahip çık sandığa vatanı kurtar.
Ba’sü ba’del mevti kadim devletin,
Olacak inşallah aziz milletin…
ISIRGAN diyor ki: ümidimiz var;
Mevlam lütfedecek huzur, istikrar.
Fiili dualar hep birleşecek,
Bağımsız irade sembolleşecek…
ISIRGAN