Bremen İslam Şurasının kuruluşunun 10. yılı Bremen’in tarihi Belediye sarayında düzenlenen resepsiyonla kutlandı. Eski Almanya İslam Konseyi Başkanı Ali Kızılkaya da burada bir konuşma yaptı.
BREMEN’in tarihi Belediye sarayında düzenlenen resepsiyon Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı. Bremen Eyalet Başbakanı Dr. Carsten Sieling, hizmetlerinden övgüyle söz ettiği İslam Şurası’nın 10 yıldır var olmasını, birlikte uyum içinde çalışmanın güzel bir işareti olarak niteledi.
Almanya’nın eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un 2010 yılında geldiği Bremen’de söylediği, “İslam Almanya’ya aittir” sözünü hatırlatan Sieling, “Bu sözler, 20 yıl önce ‘İslam Haftası’ kutlamalarını başlatan Bremen için gayet doğaldı” dedi.
Almanya’da yaşayan Müslümanların büyük kısmının barış ve huzurdan yana olduğunu bildiklerini belirten Sieling, son günler yaşanan gerilimlerin Bremen’e taşınmasını istemediklerini söyledi.
IRKÇI PARTİLER GÜÇLENİYOR
Bremen İslam Şurası Başkanı Mustafa Yavuz, Bremen’de Müslümanlar arasında olduğu gibi dinler arasında diyaloğu teşvik etmek amacıyla 2006’da oluşturulan kuruluşun, 2007 yılında resmiyet kazandığını hatırlatarak, “On yıl içinde fahri çalışmalarımızla profesyonel hizmetler sağladık. Bu hizmetlerimizin en önemlisi, İslam dininin resmen tanınması yönünde Bremen Eyalet hükümetiyle imzaladığımız ‘Devlet Sözleşmesi’dir. Bunda İslami çatı kuruluşlar DİTİB ve VIKZ temsilcileri de kıyasıya mücadele etmiştir” dedi.
Almanya’da son yıllarda artan mülteci akını nedeniyle Müslümanları rencide eden ırkçı partilerin güçlenmesine siyasetin engel olamamasının kendilerini üzdüğünü belirten Yavuz, tüm iyi niyetlerine rağmen bilerek veya bilmeyerek Müslümanların terör örgütleriyle aynı kefeye konulmasından duydukları rahatsızlığı dile getirdi.
MÜSLÜMANLAR KABUL GÖRMELİ
Eski Almanya İslam Konseyi Başkanı Ali Kızılkaya da özgürlükçü ve toleranslı bir eyalet olarak nitelediği Bremen’in Müslümanlar için ayrı bir yeri olduğunu belirtti. Hamburg ve Bremen eyaletlerinde imzalanan İslam anlaşmasına değinen Kızılkaya, “Almanya’da 55 yıldır yaşayan Müslümanların tanınmasını çok önemli buluyorum. Bir insan, kabul gördüğünde ancak kendisini yerli hisseder. Yerli hissedenler de daha verimli olur. Müslümanlar da Alman vatandaşı olarak kabul görmeliler. Almanya dışında yaşanan olaylardan buradaki Müslümanlar sorumlu tutulmamalı” diye konuştu.
Bremen ve çevresi şura cemiyetlerinden temsilcilerin de yer aldığı resepsiyonda genç semazenler sahne aldı. Bremen İslam Şurası farklı ülkeleri temsil eden 20 cami ve 5 kadın, gençlik, eğitim derneğini bünyesinde barındırıyor.