Hâlık-ı külli şey’e has olduğunu gösterir

Otuzuncu Lema – Birinci Şua Birincisi: O arının bütün emsalinin bütün zeminde, aynı zamanda aynı fiile mazhariyetleri gösteriyor ki bu cüz’î ve hususi fiil ise ihatalı rûy-i zemini kaplamış bir ...

Tabiat bir sanat-ı İlahiyedir, sâni’ olmaz

Otuzuncu lema Birinci Şuâ: Bu kâinatın Hâlık-ı Zülcelal’i Kayyum’dur. Yani bizatihî kaimdir, daimdir, bâkidir. Bütün eşya onunla kaimdir, devam eder ve vücudda kalır, beka bulur. Eğer kâinattan bir da...

Nur Çeşmesi’nin bir zeyli olmuş;

Otuzuncu Lem’a’nın Beşinci Nüktesi Hâtime İsm-i a’zam herkes için bir olmaz, belki ayrı ayrı oluyor. Mesela, İmam-ı Ali radıyallahu anhın hakkında; “Ferd, Hay, Kayyum, Hakem, Adl, Kuddüs” altı isimdir...

Bir nohut tanesinde bütün Kur’an’ı yazar gibi;

Otuzuncu Lem’â Beşinci Remiz: Hem hayatın on altıncı hâssasında denilmiş ki: Hayat bir şeye girdiği vakit, o cesedi bir âlem hükmüne getirir; cüz ise küll gibi, cüz’îye dahi küllî gibi bir câmii...

Âhirete iman rüknünü kat’î ispat ediyor

Otuzuncu Lem’a Dördüncü Remiz: Hayatın yirmi sekizinci hâssasında beyan edilmiştir ki: Hayat, imanın altı erkânına bakıp ispat ediyor, onların tahakkukuna işaretler ediyor. Evet, madem bu kâinat...

Zat-ı Hayy-ı Kayyum’un kudretine hastır

Otuzuncu Lema Üçüncü Remiz: Yirmi dokuzuncu hâssasında denilmiştir ki kâinatın neticesi hayat olduğu gibi, hayatın neticesi olan şükür ve ibadet dahi kâinatın sebeb-i hilkati ve ille-i gaiyesi ve maks...