HALİL ÇINAR
“Bu kurşunlar Müslümana tesir etmez”
Nur Üstad Bediüzzaman’la beraber Birinci Cihan Harbinde Erzurum-Pasinler cephesinde Ruslara karşı çarpışan Halil Çınar l889’da Van’ın Ahlat kazasında doğmuş ve yine aynı yerde l970 senesinde rahmete kavuşmuştu.
Oğlu Mahmut Çınar, babası için şunları söylemektedir:
“Babam, Halil Çınar l328’de muvazzaflık askerliğini bitirmiş, l329’da Üstad Bediüzzaman’la beraber Cihan Harbinde l330 ve l33l’de Kafkasya Cephesinde Rus ordularına karşı kahramanca çarpışmışlardı.
“Birinci Cihan Harbinin o dehşetli günlerinde, Kafkasya dağlarında; kışın yağmur ve karları altında, mevzide bulunurken, amansız bir müsademe ve çarpışma oluyor. Bediüzzaman Hazretleri, bizzat kendi askerlerinin ve keçe külahlı fedâilerinin başında milis albayı olarak yağmur gibi yağan Rus’un kurşunlarının önünde, mevzileri ve siperleri mütemadiyen gezmek suretiyle idare ediyordu. Çok celalli ve heybetli bir şekilde askerlere kumanda ediyordu. Rus’tan gelen kurşunlar, Bediüzzaman’ın aziz vücuduna isabet ettiği halde, kendisine hiç tesir etmiyordu. Aynı zamanda elini kaputunun cebine atarak, Rus kurşunlarını cebinden çıkararak, Müslüman askerlere gösteriyordu. Vücuduna değmeyen kurşunları askerlere gösterirken, şöyle diyordu: “Bu kurşunlar bihakkın Müslüman olanlara tesir etmez.”
Mahmut Çınar babasından bu hatıraları dinlerken, çok sevip ve heyecanlandığını ve hiç unutamadığını ifade etmektedir.
(Necmettin Şahiner’in yazdığı ‘Son Şahitler’ kitabının, birinci cildinden derlenmiştir…)