Yeni adli yılın açılışı dolayısıyla Yargıtay Başkanı Ali Alkan kokteyl verdi.
Kokteylde gazetecilerin sorularını yanıtlayan AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, ABD Başkanı Barack Obama’nın Suriye’ye ilişkin açıklamalarının sorulması üzerine, “G-20 zirvesi öncesi hem kendi ülkesinin çevresindeki Cumhuriyetçi Meclis çoğunluğunu hem müttefiklerini hem G-20’deki diğer liderleri hem de Suriye’deki eli kanlı diktatörü pozisyonlarını bir kez daha gözden geçirmeye yönlendirecek bir hamle yaptı. Ben Suriye ile ilgili kararın St. Petersburg’da daha da netleşeceğini öngörüyorum” dedi.
“Fransa’nın tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? İlk başta İngiltere, Fransa, ABD ve belki de Türkiye’nin olduğu bir dörtlü koalisyon bu müdahaleyi yapacaktı ama özellikle Avrupa ülkeleri geri adım attı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu yanıtlayan Bağış, bütün bu ülkelerin liderlerinin G-20 Zirvesi’nde bir araya geleceğini hatırlattı. BM Güvenlik Konseyi’nde Esed rejimini en çok koruyan ülkenin ev sahipliğinde zirvenin gerçekleşeceğini vurgulayan Bağış, şöyle devam etti:
“Orada bütün bu ülkelerin ortak bir yaklaşımıyla Sayın Putin’in de ikna edilebileceği ve ara formül üzerinde uzlaşı opsiyonuna yönelinecektir diye düşünüyorum. Çünkü böyle bir şey olmazsa Amerikan Kongresinden Sayın Obama’nın istediği karar çıkar. Amerikan Kongresi en siyasi ayrışımların yoğun olduğu dönemlerde bile başkanın uluslararası kamuoyuna karşı arkasında kenetlenmiştir. Amerika’daki siyaset geleneği hele bütün partilerin ortak kırmızı çizgisi olan kimyasal silah donanımı ve bebek katline kadar ilerleyen bir saldırı karşısında tepkisiz kalmamayı gerektirir.”
Suriye’ye operasyonun sadece ABD’nin yapacağının konuşulduğunun hatırlatılması üzerine Bağış, “Bütün liderlerin açıklamalarına bakarsanız bütün opsiyonların masada olduğunu söylüyor bütün liderler” dedi.
“Yüzde 50 oy alan parti, kabinedeki bakanların yüzde 50’sini alsın”
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu da adli yıl açılış töreninde yaptığı konuşmaya ilişkin Adalet Bakanı Ergin’in sözleriyle ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Feyzioğlu, “Adalet Bakanı Sadullah Ergin, ‘Barolar Birliği Başkanı çoğunlukçu bir seçim sistemiyle göreve geldi. Yüzde 50 oy alan liste, genel kurul delegelerinin tamamını alarak seçildi. Barolar Birliği seçimlerinin de barolardan gelen delegelerin seçimlerinin de çoğulcu yöntemle yapılması için öneri getireceğiz’ dedi. Bu sözleri nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusunu, şöyle yanıtladı:
“O zaman yüzde 50 oy alan bir parti, kabinedeki bakanların yüzde 50’sini, yüzde 30 oy alan bir parti bakanların yüzde 30’unu alsın. Buna ‘evet’ diyorlarsa bütün gücümüzle bunu destekliyoruz. Kendi işlerine geldiğinde farklı, gelmediğinde nisbi temsil diyorlar. 20 küsur sayfalık demokrasi niteliğindeki konuşmamın içinden nispi temsili bulup sopa sallamayı diğer söylemlerimin kabul edildiği olarak algılıyorum.”
Danıştay 8. Dairesinin avukatların başörtüsüyle duruşma salonuna girmesine olanak tanıyan kararını eleştirdiğinin hatırlatılması üzerine de Feyzioğlu, şunları söyledi:
“Temcit pilavı gibi pişirilip pişirilip önümüze sunulmaktan lezzeti kaçmış türban kartı da masaya sürülmek isteniyor. Buradan bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Başka söylemler bulun. Karşınızda din özgürlüklerine, türbana, başörtüsüne karşı biri yok. Danıştay 8. Dairesinin kararına karşı çıkmamın sebebi, kararın gerekçesinin tornacı ile avukatı bir tutmasıdır.”
“Yorum ve mantık gücüne hayranım”
Adalet Bakanı Sadullah Ergin ise Feyzioğlu’nun, “Yüzde 50 oy alan parti, kabinedeki bakanların yüzde 50’sini alsın” sözlerine ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine, şunları söyledi:
“Maşallah, hakikaten buradaki yorum ve mantık gücüne hayranım. Çünkü konuşma içerisinde Yassıada mahkemeleriyle bugün devam etmekte olan darbe ve darbe girişimlerini değerlendiren muhakeme şekline uygun bir yorum bu. Hatay 10 milletvekili çıkartır, Hatay’da AK Parti birinci partidir, en çok oyu almıştır ama 10 milletvekilinin tamamını AK Parti alıp gelmez Ankara’ya. 5 tanesini AK Parti almıştır, 4 tanesini CHP almıştır, 1 tanesini MHP alıp gelmiştir. Kastettiğim budur. Eğer mukayese istiyorsa Sayın Başkana bu örneği verirsiniz. Elmalarla armutları toplamayı bugün başardı, gene devam ediyor aynı hesaba. Detaya girmeyeceğim ama konuşmanın içerisinde birbiriyle akseden çok sayıda başlık var. Bir Barolar Birliği Başkanıyla bu minvalde bir diyalog içerisinde olmak istemem. Bakanlıkta 5. yılım. Bundan önceki Başkanla da düşüncelerimiz farklıydı ama çok daha hem diyalog şekli hem kullanılan dil üslup daha farklıydı. Sayın Feyzioğlu’nun kendine özgü tavrı, tarzı olabilir ama bulunduğu görev itibarıyla tüm bunları bir kaç defa düşünerek, değerlendirerek dile getirmesinin daha doğru olacağını düşünüyorum.”
Ergin, demokratikleşme paketiyle ilgili çalışmaların ne zaman tamamlanacağı sorusu üzerine, bu konuda yeni bir gelişme olmadığını ifade etti. Ergin, “Sayın Başbakan ile değerlendirmeden sonra bizzat Sayın Başbakanımız kendisi paylaşacak kamuoyuyla” dedi.
Bakan Ergin, “Bu ay içinde açıklar mı Sayın Başbakan?” sorusuna “Kalmaz inşallah, gecikmez inşallah” karşılığını verdi.
“Cemil Bayık, ‘Biz kısa süre içinde açıklanmazsa güçlerimizi çekmeyi durdururuz, çatışma başlayabilir’ şeklinde söylemde bulunmuş, bunları nasıl değerlendirirsiniz?” sorusu üzerine Ergin, bunları polemik konusu yapmayacağını belirtti. Ergin, “Bu şekilde bir iletişim süreciyle bu işlerin yürütülmesi mümkün değil” ifadesini kullandı.
“Bir kötüye gidiş mi var yoksa önceki aylara göre umudumuzu devam ettirecek şeyler daha mı fazla?” sorusuna karşılık Ergin, “Biz kendi sağlıklı verilerimize göre yol haritamızı işletiriz” dedi.