Nurdanhaber-Özel
Said Özdemir ağabey Üstad ile ilk tanışma ve görüşme de Üstad’a: “Ben Hicaz’a gitmek istiyorum” Der. Üstad: “Niye?” diye sorar. O da: “Efendim, memleketin halini görüyorsunuz. Gittikçe daha fenalaşacak. Orada olsam çocuklarım da kurtulur, ben de” der.
Üstad: Kardeşim, ‘Ben orada olsam buraya gelirdim. Âlem-i İslâm kapısının kilidi Türkiye’dir. Bu kilit açılınca âlem-i İslam’ın kilidi açılacak. Buradan gitmek, harpten kaçmak gibidir. Harpten kaçmak kebairdendir. Buradan gitmek için izin yok’ der.
Üstad bu kilidi açtı ve vazifeli olarak ağabeyleri bıraktı. Memleket üzerine dönen dolaplar bu zamanda o kadar şiddetlendi ki her bir ağabey üstadın tasarrufunda vakti gelinceye kadar onun çizgisinden kıl payı ayrılmadan hizmeti bir sonraki nesle ögretip yine vakti gelince bu Harp de musibetlere şerlere mukabil paratoner gibi canını teslim ediyor. Alem-i İslam için feda olup vazifesini itmam ettikten sonra Mevla-i Kerimlerine kavuşmak üzere, Üstadın karşılaması ile alem-i şehadet ten alem-i berzaha intikal ediyorlar. Bugün Kırkıncı Yarın Said ağabeyi buradan biz uğurlayıp Üstad ve diğer şehid ağabeyler de oradan karşılayacaklar.