Nurdanhaber-Haber Merkezi
Bir kelime olarak “sünnet”, Peygamberimizin yaşamını ve öğretilerini ifade etmek için kullanılır. Sünnet, verimli, başarılı bir hayat sürmenin nihai rehberidir. Buna rağmen, sünneti ihmal edip kendimizi “başarılı/üretken/becerikli olma yolları” şeklinde Google aramaları yaparken buluruz!
Dahası, Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem buyuruyor:
“Kim, benden sonra öldürülmüş olan bir sünnetimi ihya ederse beni seviyor demektir. Beni seven de benimle beraberdir.”
| Tirmizi, 2678
Sırf şahsi kazancımız için değil, Peygamberimize sallallahu aleyhi ve sellem olan sevgimizden dolayı mümkün olduğunca sünnete uygun yaşamaya çalışmalıyız. Son Peygamberin sallallahu aleyhi ve sellem insanlığa örnek yaşamını öğrenme konusunda gayretli olmalıyız. Bir kimsenin hayatını öğrenirken ona olan sevgi ve saygımız artar. Peygamberimizin sallallahu aleyhi ve sellem hayatını öğrenirken de, uyguladığınızda kendi hayatınıza faydası olacak yüzlerce tavsiye, vasıf, alışkanlık bulacaksınız inşallah.
Bu yazıda, dünya hayatında verimimizi artırmayı, ahirette de Peygamberimizin sallallahu aleyhi ve sellem yarenliğini umarak ihya etmeye çalıştığımız 12 sünnetten bahsedeceğiz inşallah.
1. Erken yatıp kalkmak
Uyku düzenimizin, gün içindeki hareketlerimize etkisi büyüktür. Fecri/şafağı takip eden saatler günün en bereketli saatleridir. Sabah namazını kılarak güne başlamak, bizi gün boyu doğru zihin yapısında olmaya hazırlar. Ne var ki, erken saatlerde güne başlamak ve vücudumuzun yeteri kadar dinlenmesi için erken yatmak şarttır.
Aişe radıyallahu anha diyor ki: “Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem gecenin evvelinde uyurdu. Gecenin sonunda da kalkar, namaz kılardı. (Namazdan) sonra da yatağına dönerdi.”
| Buhari, 1146
Yapacak bir sürü iş olunca, geç yatıp geç kalkma döngüsüne girmek çok kolay oluyor. Erken kalkmayıncaya da bitmesi gereken işler ertesi güne sarkıyor. Bu döngüyü bugün kırın! Olmak istediğiniz gibi güçlü ve başarılı olmak için erken uyuyun, erken uyanın.
2. Daima mütebessim olmak
Abdullah b. Haris radıyallahu anh diyor ki: “Rasulullah Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem kadar çok tebessüm eden, yani onun gibi güleç yüzlü bir kimse daha görmedim.”
| Tirmizi, 3641
Gülümsemenin, doğal antidepresan serotonin hormonunu artırdığı tespit edilmiştir. Yani gülümseyen insanların daha mutlu olduklarını söyleyebiliriz. Gülümsemenin hem kendimize hem çevremize olan etkisini çoğu zaman fark etmiyoruz. Halbuki bu hayli bulaşıcıdır ve insanî ilişkilerde önemli bir rol oynar. Üretken olmak ve hedeflerimize ulaşmak istiyorsak, olumlu bir zihin yapısı ve tutum içinde olmamız kaçınılmazdır. Gülümsemek, Peygamberimizin sallallahu aleyhi ve sellem sık sık yaptığı, kendimizi mutlu ve şükür dolu hissettirecek basit ve masrafsız bir davranıştır. Öyleyse biz de bu sünneti uygulayalım. Yüz ifadelerinize dikkat edin: normal duruşunuz mutlu mu, her daim üzgün, yorgun, düşünceli veya sinirli mi? Belki normalden biraz fazla efor gerektirir ama kaş çatmanızı azaltabilir, daha çok gülümseyerek Peygamberimizinsallallahu aleyhi ve sellem tavsiye ettiği gibi çevrenize neşe ve huzur yayabilirsiniz.
3. Misvak kullanmak
Ebu Hureyre’den radıyallahu anh rivayetle Allah Rasulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular: “Ümmetime meşakkat vermem (endişesi) olmasaydı, her namaz zamanı misvak kullanmalarını emrederdim.”
| Tirmizi, 22
Bu hadis, Peygamberimizin sallallahu aleyhi ve sellem misvak kullanımına verdiği önemi yansıtır. Misvak, Salvadora persica ağacından yapılır ve ağız hijyenini korumaya etkili pek çok antibakteriyel özelliğe sahiptir. Ağzı doğal olarak ve zahmetsizce temiz tutar. Peygamberimizin sallallahu aleyhi ve sellem ne kadar misvak kullanmamızı istediği düşünülürse, ağız hijyenine ne kadar önem verdiği de anlaşılır. Rasulullah’ın sallallahu aleyhi ve sellem uykudan kalkınca misvak kullandığı rivayet edilmiştir. Dişlerin hassaslığını ve bir sorun olduğunda diş ağrısının verdiği büyük acıyı bilirsiniz. Öyleyse bu sünnetin koruyucu mahiyette olduğunu da söyleyebiliriz. Ayrıca misvakın bulunması kolay ve oldukça ucuz olması, bu sünneti kolay uygulanabilir kılar.
Abdurrahman b. Ebî Atîk şöyle demiştir: “Babam bana şunları aktardı: Aişe’den duydum, Rasûlullah’ın sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurduğunu bize aktardı: “Misvak, ağız ve diş sağlığı için temizleyici bir malzemedir. Ayrıca misvak kullanma işi; Rabbimizin rızasını kazandıracak işlerdendir.”
| Sünen en-Nesai, 5
4. Saçı yağlamak
Simak b. Harb (ra) aktarıyor:
“Cabir b. Semüre’den işittim. Ona, Hazreti Peygamberin sallallahu aleyhi ve sellem saçlarının ağarma durumu sorulmuştu. O da: Mübarek başlarını yağladıkları zaman saçlarının akı gözle farkedilmez, fakat başlarına yağ sürmedikleri anlarda beyazları görünürdü” dedi.”
| Sünen en-Nesai, 5114
Saç yağlamayı çoğumuz sünnetin bir parçası gibi düşünmeyiz. Bu hadis, beyaz saçların görünmemesi için saça yağ sürme fikrine işaret ediyor ve Peygamberimizin sallallahu aleyhi ve sellem sünnetinin hayatın her alanını kapsadığının altını çiziyor. Saçı düzenli olarak yağlamak saç dökülmesini ve ağarmasını önler, saç proteinini güçlendirerek güçlü ve parlak çıkmasını sağlar, beyin sinirlerini ve kılcal damarları rahatlatarak zihni durultur, canlandırır. Kuaför ve spa merkezlerinde büyük paralar harcayarak yapmak istediklerimiz, bu basit sünnet sayesinde gerçekleşir; bize para, zaman ve emek tasarrufu sağladığı gibi sevgili Peygamberimizin sallallahu aleyhi ve sellem hayatını takip etmiş oluruz.
5. Yemekte üçte bir kuralını uygulamak
Mikdam İbnu Ma`dikerib’den rivayetle, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular: “Ademoğlu, mideden daha şerli bir kap doldurmaz. Ademoğluna belini doğrultacak birkaç lokmacık yeterlidir. Ancak [nefsinin galebesiyle] illa da (mideyi doldurma işini) yapacaksa bari onu üçe ayırsın: Üçte birini yemeğe, üçte birini suya, üçte birini de nefesine (tahsis etsin, üçte birden fazlasına yemek koymasın).”
| İbn Mace, 3349
Yemeğin vücudumuz ve beynimizin çalışmasına ne büyük etkisi olduğunu yeterince takdir edemiyoruz. Bu hadis, aşırı yemenin uzak durmamız gereken menfur bir özellik olduğunu açıkça ifade ediyor. Elbette yeterli beslenmemenin de o oranda zararlı olduğunu unutmamalıyız. İşlevsellik için, öğünlerimizde dengeli, orta bir yol tutmalıyız. Tüketme seviyemiz yorgunluk veya şişkinlik hissi vermeyecek kadar olmalı, çünkü bu tembelliğe sebep olur ki tembellikten Allah’a sığınırız.
Uyuyarak dünyayı fethedebilir misiniz? Hayır. Öyleyse açlığınızı gidermeye yetecek kadar, besleyici, faydalı gıdalar tüketin.
6. Hayır konuşmak veya susmak
Allah Rasulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
“Allah`a ve ahiret gününe inanan kimse ya hayır konuşsun ya da sussun.”
| Muslim, 1468
Kendimizi çoğu zaman bizi ilgilendirmeyen konularda oturmuş konuşuyor buluruz. Kıymetli dakikaları, hatta saatleri ne bilgimizi artıracak, ne karakterimizi geliştirecek meselelerle laklak ederek harcıyoruz. Bir kişi veya durum hakkında olumsuz konuşurken konuşma maalesef dedikodunun cazibesiyle uzar. Özellikle bu sünnetin güzelliği, tartışılan lüzumsuz meselelere harcanan zaman ve enerjinizi azaltmasıdır. Onun yerine bu zaman ve enerjiyi faydalı bir şeye, mesela Kur’an okumaya veya önemli bir iş yapmaya, ya da dünyaya veya ahirete faydalı bir şeyler hakkında konuşmaya harcayabilirsiniz.
7. Hacamat yaptırmak
Rasulullah –sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdular ki:
“Şifa üç şeydedir: Bal şerbeti, kan aldırma, ateşle dağlama. Ancak ümmetimi dağlamaktan menediyorum.”
| Buhari, 5680
Allah Rasulü sallallahu aleyhi ve sellem düzenli olarak hacamat yaptırırdı. Bu tedavi yöntemi pek çok ülkede kullanılagelmiştir. Hacamatın kandaki toksinlerin atılması gibi pek çok faydası bulunur. Araştırmalara göre hacamat; migren, kısırlık ve eklem ağrısı tedavisinde etkilidir. Günlük işlerine mani olan düşüncelerden kişinin kurtulmasına yardımcı olarak strese karşı iyileştirici tedbir olarak da görülebilir.
8. Hasta ziyareti
Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular: “Açı doyurun, hastayı ziyaret edin, esirleri hürriyetine kavuşturun.”
| Buhari, 5649
Başkalarını gözetmek Peygamberimizin sallallahu aleyhi ve sellem tüm öğretilerinde görülebilir. Ne yazık ki çevremizdekilerin küçük veya büyük hastalıklarla imtihan olduklarına şahit oluyoruz. Onları ziyaret edip yanlarında bulunmanın iki büyük faydası vardır: Onlara sevginizi sunarak yakınlık/dostluk ilişkinizi anında sağlamlaştırmanız ve kıymetini bilemediğiniz sağlık nimetini hatırlamanız. Bir daha bir hasta haberi aldığınızda, ona geçmiş olsun dileklerinizi ‘göndermek’ yerine unutulmuş bir sünneti uygulamaya koyun: ona bizzat yanında bulunarak destek vermek için harekete geçin.
9. Oturarak yemek-içmek
Enes –radıyallahu anh-, “Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem ayakta içmeyi yasakladı” demişti. Kendisine: “Ya yemek? (Bu husustaki hüküm nedir)” diye soruldu. “Bu daha şiddetle yasaktır!” dedi veya şöyle dedi: “Bu daha şerli, daha kötü!”
| Tirmizi, 1879
Ayakta yiyip içenler, aceleleri varmış gibi görünürler. Oturarak yediklerinde ise, yedikleri miktar ve hızları azalır. Yukarıda da değinildiği gibi, bilinçli yemek yeme, kişinin mide ebatından dolayı yorgun düşmesini önler. Daha da önemlisi, ailece yemek yemek –ki oturarak yemeyi gerektirir- ilişkileri kuvvetlendirmenin çok önemli bir yoludur.
10. Sağa dönerek uyumak
“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem yolculuk sırasında geceleri uyumak üzere konaklayınca sağı üzerine yatardı.”
| Buhari, 6315
Verimli, bereketli bir gün geçirmek isteyen kişinin dikkat etmesi gereken unsurlardan biri de nasıl yattığıdır. Peygamberimiz günlerini en verimli şekilde geçiren insan olduğuna göre, uyku şekli de bunda pay sahibidir. Onun izinde yürümek, bereketli bir sabaha uyanmaya kapı açacaktır.
11. Eve selam/besmele ile girmek
Allah Rasulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular: “Kişi evine döndüğü zaman içeri girerken ve yemek yerken Allah`ın adını zikrederse, şeytan (avenelerine): “Size burada gecelemek de yok akşam yemeği de yok!” der. Ama kişi, eve girerken Allah`ı zikreder fakat akşam yemeğini yerken zikretmezse, şeytan (avenelerine): “Akşam yemeğine kavuştunuz ama burada gecelemeniz mümkün değil der. Adam eve girerken ve yemeğe başlarken “Bismillah!” diyerek Allah`ı zikretmezse, şeytan (avanelerine): “Yemeğe de yetiştiniz, yatmaya da!” der.”
| Müslim, 2018
Hiçbirimiz şeytanın evimize girmesini istemeyiz. Bizi helake sürüklemek için yollar aradığını biliriz.Bunu söylemişken, onun şerrinden Allah’a sığınmak da son derece önemlidir. Evlerimize girerken, kapıların şeytana açılmasını önlemek için Allah’ın adını anmak esastır. Şeytan bereket ve felahın düşmanıdır. En büyük amacı bizim Allah’la yakınlaşma yolculuğumuzda saf dışı kaldığımızı görmektir. Ona karşı sünnette belirtilen tedbirleri alın, zira açık bulduğu her delikten içeri girecektir. Asla düşmanın galip gelmesine izin vermeyin!
12. Üç düğümü çözmek
Sabah namazına kalkmak pek çoğumuzun yaşadığı bir zorluktur. Sabah saatleri, yukarıda belirttiğimiz gibi, çalışmak ve pek çok işi bitirmek için en bereketli zaman dilimidir. Üzücü gerçek şu ki, birçoğumuz sabah namazı için vaktinde kalkamadığımız için bu kıymetli zamanı kaçırıyoruz.
Allah Rasulü sallallahu aleyhi ve sellem buyuruyor ki: Biriniz uyuyunca ensesine şeytan üç düğüm atar. Her düğümü atarken, düğüm yerine eliyle vurarak “üzerine uzun bir gece olsun, yat” dileğinde bulunur. Adam uyanır ve Allah`ı zikrederse bir düğüm çözülür, abdest alacak olursa bir düğüm daha çözülür, namaz kılarsa bütün düğümler çözülür ve böylece canlı ve hoş bir halet-i ruhiye ile sabaha erer. Aksi halde habis ruhlu (içi kararmış) ve uyuşuk bir halde sabaha erer.”
| Buhari, 3269
Bu hadis, başarılı olmanın aşamalarını bildiriyor: Uyan, Allah’ı tesbih et, abdest alıp sabah namazını kıl. Enerjik ve neşeli olmak, gün içinde verimli olmak için olmazsa olmaz koşullardandır ve bu sünneti uyguladığınızda elde edeceğiniz budur inşallah.
Ne kadar bahtiyarız ki başarılı bir hayat için tüm gerekenleri sağlamış bir dine mensubuz; elhamdulillah! Bakalım bu sünnetleri kolayca hayatınıza uygulayabilecek misiniz. Verimliliğimizi artıracak başka hangi sünnetler aklınıza geliyor?