Bu yıl 12’cisi düzenlenen ”İstanbul Lale Festivali” kapsamında Taksim Meydanı’na lalelerin yerleştirilmesine başlandı.
“İstanbul Lalesiyle Buluşuyor” sloganıyla başlatılan İstanbul Lale Festivali kapsamında, Taksim Meydanı, bir devre adını veren, doğu kültür ve mitolojilerinde özgün bir yere sahip olan laleyle yeniden buluştu.
Bu yıl 12’cisi düzenlenen “İstanbul Lale Festivali” kapsamında, Taksim Meydanı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından lalelerle donatılıyor. Konya’dan tırlarla getirildiği öğrenilen 160 çeşit tür ve bin 278 kasa lalenin dikildiği meydanda toplamda 143 bin lale insanların seyrine sunuluyor.
Bazı vatandaşların hatıra fotoğrafı çektirdiği lalelerin yerleştirilmesini üretici firmanın işçileri yapıyor.
Dünyanın farklı ülkelerinde pek çok çeşidine rastlanan lalelerin en dikkat çekicilerinden biri olan İstanbul Lalesi’ ay sonuna kadar İstanbul’un birçok park ve bahçeleri ile, Emirgan Korusu başta olmak üzere bazı korularda ve Taksim Meydanı’nda sergilenecek.
Emirgan Korusu’ndaki Beyaz Köşk Bahçesi’nde bugün açılışı gerçekleşecek olan festival kapsamında aynı gün İstanbul Lale Vakfı (İLAV) Sergi Salonu’nda İsmail Acar Lale Festivali Geleneksel Resim Sergisi ile devam edecek. İSMEK’in Taksim Cumhuriyet Sanat Galerisi’nde düzenleyeceği Aks-ı Lale isimli bir tezhip sergisi ise yarın açılacak.
İstanbul’un parklarında, bahçelerinde, korularında ve köşklerinde açan lalelerinden çekilen fotoğraflardan oluşan yarışmada İstanbul’un en güzel lalelerini seçilip, dereceye girenler ödüllendirilecek.
Lalenin Tarihçesi
Soğanlı ve otsu bir bitki olan lale çiçeğinin asıl vatanının Orta Asya olduğu ve Türkler tarafından Anadolu’ya getirildiği sanılmakta. Anadolu’da 12. yüzyıldan itibaren el sanatlarında süsleme motifi olarak kullanılmaya başlayan laleyi, şiirlerinde kullanan ilk şair de Mevlana Celaleddin-i Rumi olmuştur. Divan ve rubailerin de lale ile ilgili pek çok mısra bulunmaktadır.
Lale en parlak dönemini 16-18.yüzyıllar arasında Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşadı. Süs bitkisi ve süsleme motifi olarak kullanımı 3. Ahmet (1673-1736) döneminde doruk noktasına çıkmış ve 1718-1730 yılları arası, tarihçiler tarafından ‘Lale Devri’ olarak adlandırılmıştır.