Önceki Bölüm: 1.Bölüm;

HAŞHAŞİLER

2.Bölüm

“Çok fena! Şeytana pabucunu ters giydirmiş bu adamlar. Bazen merak eder, kendi kendime, ‘Bu Fetullah Gülen böyle bir örgütü nasıl kurdu, bunca adamı nasıl peşine taktı, sonuç veren etkili yöntemini nasıl keşfetti?’ diye sorar, makul bir cevap bulamazdım. Bir insanın tek başına oluşturacağı bir sistem değil çünkü. Şimdi anlıyorum. Bu yöntem yüzyıllardır varmış zaten. Modernize edip sabırla uygulamış adam.”

“Batınilik bir zihniyettir, hep devam eder. Zaman zaman incelen ama kopmayan bir ip gibi geçmişten geleceğe uzar gider. Eski ya da yeni tüm batıni, ezoterik ekoller kuruluş, gelişme ve çalışma yöntemleri bakımından birbirine benzer. Son dönemlerde ortaya çıkan Babiyye, Bahaiyye, Kadıyaniyye gibi ekoller de yine Batıniyyenin uzantıları.”

“Tekrar tarihe dönelim… Haşhaşiler lafı dillere destan oldu son zamanlarda. Nasıl bir örgüttü bu?”

“Batıni örgütlerin belki de en ünlüsü, aynı zamanda en tehlikelisidir Haşhaşiler. Orijinal adı, Haşişiler. ‘Haşşaşin’ de denir. İmamları Hasan Sabbah sebebiyle Sabbahiye diye de anılırlar. İsmailiyye mezhebindendi Sabbah. Nizari-İsmaili bir devletin kurucusuydu. Bir emriyle ölen ve öldüren fanatik adamları vardı. Örgütünü Alamut Kalesi’inden yönetirdi. Yüksek yerlerde birçok kalesi vardı. Köylü çocuklarını kalelerine alır, onlara sapık düşüncelerini aşılardı. Kapalı bir ortamda eğitilen ve başka kanaldan bilgi alamayan çocuklar, imamlarına kayıtsız şartsız teslim olur, birer fedai hâline gelirlerdi. Bunlar, her ortama uyum sağlayan, kendini çok iyi gizleyen, birkaç dil bilen, devlet adamlarının en yakınına sokulabilen tiplerdi. İşte bu fanatik adamlarıyla dehşetli bir örgüt kurmuştu Sabbah.”

“Bir bakıma terör örgütü…”

SİNGAPUR’DA İSLAMİYET VE RİSALE-İ NUR HİZMETLERİ…

“Evet… Etrafa korku salan, gerekirse adam öldüren dehşetli bir örgüttü Haşşaşin. Devletlerin bünyesine casuslar sızdırıyor, kendilerine muhalif olan devlet adamlarını katlettiriyorlardı. Mesela Selçuklu devletinin bilge veziri Nizam-ül Mülk bunlar tarafından şehit edilmişti. Ve daha nicelerini… Haşşaşin kelimesi biraz dönüşerek Batı dillerine geçmiş. İngilizcedeki ‘assassin’ teriminin kökeni ‘haşşaşin’dir. İlkin ‘fedai’ manasında kullanılan ‘assassin’ zamanla anlam kaymasına uğradı ve ‘suikastçı, gizlice adam öldüren katil’ manasında kullanıldı.”

“Enteresan! Bir yerde okumuştum… Bunlar haşhaş kullanarak kendilerini uyuştururlarmış. Her tehlikeye korkusuzca atılmalarının sebebi buymuş. Doğru mu?”

“Evet, Haşhaşilerin tarihini yazan kimi bilginler bunu dile getirmişler. Fakat bazı tarihçiler bu yorumu kabul etmiyorlar. Batıl da olsa bir davaya inanmanın gücünü anlayamayanların yakıştırması, diyorlar. Doğrusunu Allah bilir.”

Sonraki Bölüm: Opus Dei Tarikatı